15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve Türk Milleti'nin milli iradesine karşı bir darbe girişimi düzenlenmiştir. Bu hain darbe teşebbüsü Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceğini dış güçlerin eline teslim etmeyi, Türkiye Cumhuriyeti'ni sömürgeci devletlerin işgaline zemin hazırlayacak bir kaos ortamına sürüklemeyi amaçlıyordu.

Bu darbe girişimi; bizim temel hak ve özgürlüklerimizi ve bizi biz yapan değerleri elimizden almayı amaçlayan bir girişim olarak hafızalarımızda yer etmiştir. Bayrağımıza, ezanımıza, devlet kurumlarımıza, devlet büyüklerimize, hak ve özgürlüklerimize kasteden bu alçak girişim, milletimizin kahramanca savunması ile püskürtülmüştür. Milletimiz hem devletini, hem de demokrasisini korumayı bir görev bilmiş; canı pahasına darbecilerin alçakça girişimlerine engel olarak devletini, iradesini ve demokrasisini kurtarmıştır.

Milletimiz, o gece, tıpkı 718 yıl önce Söğüt’te, 564 yıl önce İstanbul’da olduğu gibi, Anadolu topraklarını istikbali olarak gördüğünü tüm dünyaya haykırmıştır. Milletimiz, bu ülkeyi bölmek isteyen saldırganlara karşı Çanakkale’de, Dumlupınar’da ne cevap vermişse, 15 Temmuz’da da aynı cevabı vermiştir.

Bu vesile ile; 15 Temmuz günü, Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak ilan edilmiştir. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün milletin demokrasisine sahip çıkması şuuru ile yine milletçe engellendiğinden hareket ederek, bu şuurun canlı tutulması amacıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları ve himayelerinde düzenlenecek etkinlikler vasıtasıyla 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. 15 Temmuz milletimiz açısından zafer olarak, millet düşmanları için de hezimet olarak akıllarda kalacaktır.

Şahsım ve Munzur Üniversitesi ailesi olarak bir kez daha; vatanı uğrunda yaşamını yitiren şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve baş sağlığı diliyorum.

Unutulmamalıdır ki;

“Bu vatan, toprağın kara bağrında sıradağlar gibi duranlarındır;

Bir tarih boyunca, onun uğrunda kendini tarihe verenlerindir…”

15 Temmuz Demokrasi Zaferimiz kutlu olsun.